
Kulağını kafasına yapıştırarak (japon yapıştırıcısıyla) magazin gündemini sarsan (aynı zamanda Çanakkale Deliler derneği'nin 8. olağan kongresinde yılın delisi seçilmişti) Doğa Bekleriz, simdi de göğüslerine silikon taktıracağini soyledi. Bekleriz:
"Aslında benim çok Avrupai bir fiziğim var. (Fizik avrupai ancak ya kulaklar?) Biliyorsunuz, beni Eva Herzigova'yadiye konuştu.
benzetiyorlar. Bu benzerlik bana Avrupa kapılarını da açıyor. Hatta Türkiye'den
çok Avrupa'da iş yapıyorum. Ama Türkiye'de bir şeyleri değiştirmek icin göğüs
ameliyatı olmayı düşünüyorum. Çünkü Türkiye'de 90-60-90 kavramı hakim
modellikte"
Geçtiğimiz gün bir giyim mağazasının açılışı için düzenlenen sokak defilesinde podyuma çıkan Doğa Bekleriz, bir ara podyumun orta yerine tükürdü. (WTF?) Bu hareketiyle herkesi şaşırtan genç manken,
"Hayatımda ilk kez podyuma tükürdüm. 'Boyle podyumun içine tüküreyim dercesine'dedi.
oldu ama ağzımın içine birden bir tomar geldi ve ben de tükürmeye başladım,
yanlış anlaşılmasın"
Tomar kelimesinin kullanımını yadırgadım ama yanlış anlaşılan birşey yok. Rahat ol!
"90-60-90 kavramı"na teveccühü evrimsel biyoloji doğurganlıkla ilişkilendiriyor. Evrim teorisi açısından önemli olan sahip olunan herhangi bir özelliğin o türün varlığını devam ettirebilmesini sağlaması yeterlidir. O özelliğin "iyi, doğa(l), güzel, tercih edilen" bir özellik olup olmaması önemli değildir. Bu aşamada bize dezavantajlı olarak görünen bir özellik, ileride şartların değişmesiyle çok avantajlı bir konuma gelebilir. Bu açıdan bakıldığında aptallık acaba evrimsel açıdan "avantajlı (soyun devamını sağlayan)" bir özellik olabilir mi?
Temel'i hatırlayalım. Kendisine sormuşlar; "kadında güzelliği mi tercih edersin aptallığı mı?" diye. Temel: "aptallığı" demiş. Neden demişler. "Güzellik geçicidir ama aptallık kalıcıdır" demiş.
F.ck you Darwin!
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder